Ülgener

Ulgener

GEMİ YÖNETİCİSİNİN DONATAN SIFATIYLA ÜÇÜNCÜ KİŞİLERE KARŞI SORUMLULUĞU

-   Av. Yağızalp Kırca

Deniz taşımacılığında yaygın olarak kullanılan gemi yönetim sözleşmesini, donatan ile gemi yöneticisi arasında akdedilen, donatana ait geminin ticari, teknik veya diğer alanlardaki yönetiminin bütünüyle veya kısmen, belli bir ücret karşılığında yöneticiye bırakıldığı sözleşme şeklinde tanımlamak mümkündür. Gemi yöneticisi geminin yönetimini üstlendiği alanlarda üçüncü kişilerle doğrudan etkileşim halinde olması sebebiyle sıklıkla kendisine yöneltilen davalarla karşı karşıya kalmaktadır. Peki, Türk Hukuku uyarınca üçüncü kişilerin taleplerini gemi yöneticisine yöneltmeleri mümkün müdür? Bu yazımızda zarar gören üçüncü kişilerin, donatanın sorumluluğuna ilişkin hükümler uyarınca gemi yöneticisinden talepte bulunabilip bulunamayacaklarını inceleyeceğiz.

GEMİ YÖNETİCİSİ, ÜÇÜNCÜ KİŞİLERLE İLİŞKİLERİNDE DONATAN SAYILAMAZ

Kural olarak geminin işletilmesinden doğan borçlardan donatan sorumludur. Türk Ticaret Kanunu’na göre bir kişinin donatan sıfatıyla sorumlu tutulabilmesi için, kendisine veya başkasına ait bir gemiyi kazanç elde etmek maksadıyla kendi nam ve hesabına deniz ticaretinde kullanması gerekmektedir.

TÜRK TİCARET KANUNU MADDE 1061- (1) Donatan, gemisini menfaat sağlamak amacıyla suda kullanan gemi malikine denir.

(2) Kendisinin olmayan bir gemiyi menfaat sağlamak amacıyla suda kendi adına bizzat veya kaptan aracılığıyla kullanan kişi, üçüncü kişilerle olan ilişkilerinde donatan sayılır.

Gemi yönetim sözleşmesine göre, gemi yöneticisi gemi yönetimi görevini sözleşmede belirlenen ücret karşılığında ifa eden kişidir. Gemi yöneticisinin önceden belirlenen ücret karşılığında gemiyi yönetmesi hususu gemiyi kendi nam ve hesabına kullanmadığını, sözleşmede belirtilen ücret karşılığında geminin yönetimine dair işleri donatan nam ve hesabına yerine getirdiğini göstermektedir. Bu nedenle gemi yöneticisinin üçüncü kişilere karşı donatan sayılması ve dolayısıyla zarar gören üçüncü kişilere karşı sorumlu olması mümkün değildir. Bu konuya ilişkin Yargıtay kararları da mevcuttur.

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 24.10.2018 Tarihli 2017/863 E. 2018/6634 K. Sayılı İlam

"Mahkemece, ... "..." sözleşmesinin... gemi malikinin yönetene ücret karşılığında geminin kendi adına yönetilmesi yetki ve yükümlülüğünü devrettiği, gemi yöneticisinin yönettiği gemiyi kendi nam ve hesabına deniz ticaretinde kullanmadığından geminin işletilmesinden doğan kazanç ve kayıpların donatana ait olduğu, davaya konu geminin donatanının davalı şirket olmadığı, davalı şirketin geminin donatanı değil geminin yöneticisi olup, gemi yöneticisinin 818 sayılı BK 32. Maddesi (6098 Sayılı TBK 40.madde) anlamında temsilci ve 6762 Sayılı...'nın 116 vd (6102 sayılı .... 102 ve devamı) maddeleri anlamında acente niteliğinde olduğu, ... 117. Madde gereğince acenteye karşı ancak müvekkili adına dava açılabileceği gerekçesiyle davanın pasif husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiştir."

DONATAN İLE GEMİ YÖNETİCİSİ ARASINDA ORGANİK BAĞ OLMASI HALİNDE GEMİ YÖNETİCİSİNİN SORUMLULUĞU

Gemi yöneticisi üçüncü kişilerle ilişkilerinde donatan sayılmamasına rağmen, mahkemelerin gemi yöneticisini üçüncü kişinin gördüğü zarardan sorumlu tuttuğu kararlarla sıklıkla karşılaşılmaktadır. Mahkemeler bu kararını gemi yöneticisi ile donatan arasında organik bağ bulunmasına dayandırmaktadır.

Gemi yönetim sözleşmesinin en önemli unsurlarından biri, gemi yöneticisinin donatan şirket ile herhangi bir organik bağının bulunmamasıdır. Gemi yöneticisinin, donatan şirketin alt iştiraki veya donatan şirket ile arasında herhangi bir organik bağ olması halinde gemi yönetim sözleşmesinden bahsetmek mümkün değildir. Böyle bir durumda aradaki ilişki dolaylı temsil ilişkisi olarak adlandırılır.

Gemi yöneticisinin, donatan ile organik bağı bulunan bir şirket olduğunun ispat edilmesi halinde aralarındaki gemi yönetim sözleşmesi muvazaalı olduğu gerekçesiyle mahkemece geçersiz kabul edilmekte ve husumetin belirlenmesinde dikkate alınmamaktadır. Donatana herhangi bir şekilde organik olarak bağlı olan gemi yöneticisi, gemi yönetimi sözleşmesi olmasına rağmen gemiyi kendi nam ve hesabına yönettiği varsayılacağından donatan sıfatı ile üçüncü kişilere karşı sorumlu olacaktır.

Özetle, Türk Hukukuna göre, geminin işletilmesinden doğan borçlardan donatan sorumludur ve gemiyi kendi nam ve hesabına ticarette kullanan kişiler üçüncü kişilere karşı donatan sıfatını haiz olur. Gemi yöneticisi, donatana ait geminin yönetimini sözleşmede belirlenen ücret karşılığı üstlenen kişidir ve gemiyi donatan nam ve hesabına yönetmektedir. Gemi yöneticisi bu şartı karşılamadığından geminin işletilmesinden doğan borçlardan üçüncü kişilere karşı sorumlu olmaz. Ancak donatan ile gemi yöneticisi arasında organik bağ olduğunun ispat edilmesi halinde, gemi yöneticisi gemiyi kendi nam ve hesabına ticarette kullandığı kabul edilir ve zarar gören üçüncü kişilerin taleplerinden sorumlu olur.

docxfilePDF